Uzaktan bakmaya gelmişim dünyaya Mutluluğu, huzuru, aşkı tadanlara Güneşin doğduğu topraklarda Gün yüzü görmeyenlerden olmaya Benim...

Adım aptal adım umut Aklıma sahip çık bulut Uçuk yokuş dağları tut Adım adım düşmek var unut Adım deli adım kaçık Aklıma ait ses kısık...

I Bir kadın tanıdım işitir sus'umu fısıldarız sessizliği uzun uzun II Biliyorum bildiğini Boynunda hükmüm yok İşitiyor deniz...

Yalana batmış ruh sergisi Gölgeye karlı korku bildirisi İtiraftan kaçan inkar abidesi Korkak yalancı bir x kişisi Hayat oyununda figüran...

Buğu sinik üstüme bu gece Dem kokmak isterim meylerce Başımda köpük köpük suslu hece Gam yok umudum ham seçmece Ferah yağmur kokusu kesik...

"Duygular dalgalar gibidir; gelmesini engelleyemezsin ama hangisinde sörf yapacağını sen seçersin." - Jonatan Martensson Hava, su, toprak...

Hayallerimi gerçeğe eriştirirdim Bulutu sever yağmura gülümser Güneşe methiyeler dizerdim Ay ışığında evreni seyredip Arpejimle...

Karışalım seninle, kızıl dumanında saçlarının. İsi üstüme sinsin yakarken saçtıklarının. Yitirelim kimliğimizi, kokun boynuma dolansın....

Bin Aşık Yılı Uzakta Müjgan, Doktor’un yanında gayet rahat oturuyordu. Uzun zamandır planladığı buluşmaya çok kısa bir zaman kalmıştı....

Uyan Karanlık uykundan Hatırla Bir bahar günü çalan Telefonla koptun hayattan Dayan Şafak doğacak yalan Utan Utanmayan adam Olur mu lan...

Bir Yeryüzü Tanığı Bekir odadaki her şeyi topladı ve Cevdet ile Müjgan’ın yanına gitti. “Görev tamam patron.” dedi ve elindekileri...

Herkesin dilinde bir laf Öyle bir laf ki lafügüzaf Sinek gibi birkaç gaf Kanma kanarsın ey saf Herkesin gözünde bir yaş Öyle bir yaş ki...

Göz bebeklerinde Şah damarında Yüreğinde ve soluğunda Yaşadığına dair iz yok Bu adam ölü be Sebastian Gelmişinde Geçmişinde İzinde ve...

Sen leylasın ben mecnun Sen vurgunsun ben vurgun güneş doğuruyor çocuklarını toprağa dağılı binlerce tomurcuk işliyorsun göğün...

Duyuyorum cebimde fısıltılar Sığmayıp kalemime taşıyorlar Haykırış arzusu içte gürlemeler Yanık yankı yana yanıyorlar Atıyorum elimde...

Bu canımı titreten his elinde asası ip öpüştürüyor boynumda ilmeğine bahar saklamış yokmuş gibi asası kanıyorum Bu bahar vakti...

Garip Semih kardeşinin anlattıklarına ikna olmuş gibi görünüyordu. Varlıklarının devamının dedesinin doğru zamanda ölmesine bağlı...

Sırdaş Semih telaşla Leyla’nın odasına girdi ve kardeşinin iyi olduğunu görünce koşarak ona sarıldı. “Şükürler olsun iyisin, üç gündür...

Bilmek seni varlığınla canımda toprağın ağışında umulmadık sevilerde ümitvar bakışlarda İçmek seni kadeh kadeh baş başa şarabın...